Korean Turkish Dictionary

한국어, 韓國語, 조선어, 朝鮮語 - Türkçe

드레스 in Turkish:

1. elbise elbise


Bu elbise onun fiziğine uymamış.
Anne geçen Pazar bana güzel bir elbise aldı.
Bu kumaştan yapılmış bir takım elbise istiyorum.
Küçük siyah bir elbise olmadan bir kadının dolabı tam değildir.
O beyaz elbise sana yakışıyor.
Yeşil bir elbise giydi.
O, konser için annesi tarafından yapılan mavi bir elbise giydi.
Onun mavi ayakkabıları o elbise ile uyum sağlar.

Turkish word "드레스"(elbise) occurs in sets:

Korecede Elbiseler
터키어로 쓰여진에서 의류